top of page

Başarısızlık mı, Deneyim mi?




İmkânsız, yapamam, mümkün değil! Bu kelimeler bir kişinin bir şeyi yapamayacağını söyleyerek sınırlayıcı ifadeler oluşturmasına yol açar. Kişinin kendisini bu gibi ifadelerle sınırlamasının temelinde yetersizlik duygusu yatar. Geçmişte yaşamış olduğu bir başarısızlıktan dolayı adete geleceğini tahmin eden bir falcı gibi yine başarısız olacağı hükmüne varır.


Bir alanda başarısız olmuş olmamız bize gelecekte neyi yapamayacağımızın bilgisini veremez. Denemediğimiz bir şeyi gerçekten yapıp-yapamayacağımızı bilemeyiz. Başarısızlık diye kabul ettiğimiz durum aslında sadece bir deneyimdir. O an yapamamış, işleri berbat etmiş gibi görünebiliriz. Doğrusu şu ki başarısızlık yoktur. Deneyim vardır. Hatanın ne olduğunu öğrenip deneyim kazanarak yolumuza yeni bir haritayla devam etmemiz gerekir.

Yapamayacağımızı düşündüğümüzde zihnimizde o işin yapılmasını engelleyen bir inancımız vardır. Bu inanç bizim içimizde büyüttüğümüz bir hayal ürünü ya da çocukluktan getirdiğimiz bir kısıtlama olabilir. Çocuklukta deneyimlediğimiz bir başarısızlık duygusunun yetişkinlikte de geçerli olduğunun hissini taşıyor olabiliriz. Söz gelimi annemiz çocukken taşıdığımız bardağı kırdığımızda bize ne kadar beceriksiz ve sakar olduğumuzu söylemişse; biz bunu doğru olup olmadığının sorgulamasını yapmadan içselleştirir ve böyle olduğumuz konusunda inançlar geliştiririz.


Başarısızlık hangi yaşta olursa olsun öğrenme sürecinin bir parçası olarak kabul edilmeli. Başarmak için ne yapmak gerektiğini ve farklı sonuçlar istiyorsak geçmişte yaptıklarımızdan farklı yollar izlemek gerektiğini öğrenmiş oluruz.

 
 
 

Comentarios


bottom of page